Şehit Lewend Nisêbîn

Kod Adı: Lewend Nisêbîn (Bager Botan)
Adi Soyadi: Süleman Oral
Doğum Tarihi ve Yeri: 20.09.1988 Nusaybin/ Hezex
Katılım Tarihi ve Yeri: 06.04.2009/İstanbul
Şahadet Tarihi ve Yeri: 19.01.2013 Serêkaniyê

 

Kürdistan’da Türk devlet sömürgeciliğine karşı kin beslemek için o kadar çok neden var ki. Hangi evin kapısını çalsanız muhakkak acı dolu bir hikaye karşınıza çıkar. Henüz çoçukken yanı başında büyüyen zulmün tanığı olursun. Katliam, göç, işkence günlük yaşamın rutinlerinden olur. Böyle büyür çocuklar Kürdistan’da.

Bager Botan 1988 yılında Hezex’te dünyaya gelir. Henüz bir yaşındayken işgalci Türk devletinin askerleri köylerini ateşe verirler. Böylece Nisêbîn’e göç etmek zorunda kalırlar. Dokuz kardeşiyle birlikte yeni yaşam alanlarında hayata tutunurlar. Ancak gittikleri yerde de devletin zulmü peşlerini bırakmaz. Ülkelerini sevmelerinin karşılığı olarak baskı ve zulüm Kürtlere reva görülen kader gibi olur. Bager Nisêbîn’de okula gitmeye başlar. Altıncı sınıfa kadar okur daa sonra yeniden göç yollarına düşerler. Yeni adresleri İstanbul olur.

İstanbul Türkiye’nin büyük metropolü olmakla birlikte en yoğun Kürt nüfusunu da barındıran bir yerdir. Her yerden göç alan İstanbul birçok yönüyle tam bir Kürt kentidir. Göç etmek zorunda bırakılan milyonlarca Kürt kapitalist modernitenin ucuz iş gücü olurlar. İnşaat ve teksil atölyeleri Kürt işçilerle dolar. Bager heval de daha genç yaşında bir tekstil atölyesinde çalışmaya başlar. Modernitenin insanı yalnızlaştıran, toplumsal ilişkilerin yaratıcılğından koparan etkilleri Bager hevalde de görülür. Mutsuzdur her şeyden önce. Yaşadığı çevreyle ciddi uyum sorunları vardır. Bir yandan sistemle bütünleşmeye çalışır, bir yandan da onu uyumsuz kılan nedenleri anlamaya çalışır. Fiziki olarak yaşadığı engellerden kaynaklı sürekli müdahalelere maruz kalır. Bu bir özgüven sorununu oluşturur. Kendini hayata bağlayacak bir dayanak noktası arar, ama etrafında bulamaz.

Özgürlük mücadelesiyle tanışması yeni bir durum olmasa da başlarda ciddi bir adım atmaya yönelmez. 2007 yılında gençlik çalışmalarına dahil olur. Bu hem yaşamına bir anlam katmanın hem de yaşadığı toplumu, verilen mücadeleyi tanımanın başlangıcı olur. Yaşadığı anlamsızlık giradabından çıkıp bir arayış sürecine girer. Bulunduğu pozisyonu sorgular. Devrimci bir karar almanın eşiğindedir. Toplumsal yapıyı, düşman gerçeğini sorgulayan Bager Botan aile olgusunu da çözümlemeye tabi tutar. Aileyi mücadeleye aktif katılım önünde engel olarak görür. Gizliden de olsa çalışmalara aktif katılmak ister, çalışmalardan uzak kalığında huzursuz olur. O zaman kadar mutsuz geçen yaşamına doğrultu ve heyecan veren, anlam katan bu yeni durumdan asla vazgeçmemesi gerektiğini her gün kendisine tekrarlar. Bu, katılılm isteğini ve mevcut düzeyi aşma hırsını derinleştirtir. 1996 yılında Dersim’de düşmanın beyninde bir volkan gibi patlayan Zilan’ın hikayesini öğrendiğinde çok etkilenir.

Önderliğe fiziki saldırılar olur. Bu tüm Kürdistan’da büyük bir öfkeye sebep olur. Bager heval de gelişen bu öfke dalgasının bir parçasıdır. Gerilla olması gerektiğine karar verir. Önderlik çizgisinde fedai bir militan olmanın gerekliliklerini öğrenir. Başlangıçta duygusal bir etkilenme olsa da bunu bilinçli bir katılıma dönüştürmek ister. 2009 yılında gerilla saflarına katılır. Temel eğitimi Garê’de görür, iki yıl boyunca Garê alanında gerillacılık yapar. Gördüğü eğitimlerle ideolojik örgütsel derinlik yakalar. Kendisini Kürdistan’ın her yerinde mücadele yürütebilecek düzeye ulaştırır. Zilan çizgisinden etkilenip katılma kararlılığına ulaşan Bager Botan “ölümsüzler taburunda” yer almak için öneri geliştirir. “Varlığını Koruma ve Özgürlüğünü Sağlama” hamlesi olan 4. Stratejik hamle sürecine aktif katılmak ister. Bunun için Kuzey’e gitme önerilerinde bulunur. Gerillaya katılmadan önce kendisine güvenmeyen Bager artık dünyayı değiştirebileceğine inanır, Önderlik ve şehitler çizgisinde başarılı fedai bir militan olma noktasında kendisine sonuna kadar güvenmektedir. Rojava alanında devrim sürecinin başlamasıyla birlikte Rojava alanına geçer. Rojava alanına geçince Lewend ismini alır. Mütevazi, olgun, güçlü bir hissiyata sahip olan Lewend heval girdiği her ortamda etkili bir pratiğin sahibi olur. Engel tanımayan kararlı duruşu en olmaz denilen koşullarda bile sonuç almasını sağlar. Önderlik öğretisi ve PKK yoldaşlığına büyük bir adanmışlıkla bağlıdır. Önderlik gerçeğini içselleştirme çabaları öyle yoğun olur ki genç yaşına rağmen çalışma yürüttüğü alanlarda herkes onda ‘ilk PKK’lilerin ruhunun’ olduğunu söyler. Amacında berrak olduğundan ne söylediğini bilir, kendisini dinletmeyi başarır. Yüksek bir kavratma, ikna gücüne sahip olan Lewend heval Rojava Devrimi başlamadan önce YXK çalışmalarını örgütlemek üzere Rojava alanına geçmesiyle mücadele saflarına kattığı sayısız genç olur. Burada Serhed heval ile birlikte yürüttükleri çalışmalar, toplumsal ilişkileri, katılımları, halka duydukları sevgi, yoldaşlıkta yaşadıkları derinlik onları adeta bir efsaneye dönüştürür. Herkesin dilinde onların isimleri olur. Henüz şehit düşmeden tarih sayfalarına isimleri geçenlerden olurlar.

Farklı alan ve çalışmalarda bulunsalar da halk üzerinde oluşturdukları etkide hikayeleri ortaklaşır Lewend ve Serhed hevalin. Şehadete de birlikte yürürler. Omuz omuza devrimi büyütme mücadelesini veren Serhed ve Lewend heval çetelerin saldırıları yoğunlaşınca büyük bir zafer inancıyla aynı cephede olmak isterler. Aslında arkadaşları Lewend hevali ön cepheye gönderme taraftarı değillerdir. Fakat kim bu ezeli ortaklaşmanın önüne geçebilir ki! Adeta sözleşmişler gibi birlikte uzun süreli bir mücadele maratonundan sonra omuz omuza savaştıkları cephede, aynı alan, aynı cadde, aynı sokakta sonsuzluğa doğru yol alırlar.

Onların yüksek adanmışlıkları olmasa bugün Rojava Devrimi diye bir gerçeklikten bahsedebilir miydik? Kuşkusuz onlar devrimin yılmaz ruhu oldular, zaferin güçlü inancı, mücadelenin sonzus ısrarı oldular. Serhed ve Lewend hevaller şehit düştüklerinde Rojava derin bir sessizliği yaşar. Halk en seçkin evlatlarını şehit verdiği için acı duymaktadır, ancak umutludur. Çünkü yeni doğacak nice bebenin adı Serhed, adı Lewend olacaktır. Şehadetlerinin halkta ve mücadele arkadaşları arasında yarattığı etki büyük olur. 2013 yılında yaşanan şehadetler Rojava devrimi açısından ancak Apocu militan çizginin uygulanmasının başarıyı getireceğinin ispatı olur. Onlar yıllar sonra annelerin ilk anlattığı insanlar olmayı başardılar, o dönem çocuk olanların hafızasında unutamadıkları isimler olmayı başardılar. Artık Rojava’nın her sokağında Serhed, Lewend, Rustem, Goran, Devrim, Akif, Seyodolar var. Anıları zaferi kesinleştirme sözümüzdür.

Mücadele Arkadaşları

Kaynak: Şehitler Albümü 2013