Şehit Adil Konya

Adil

Kod Adı: Adil
Adi Soyadi: Orhan Atıcı
Doğum Tarihi ve Yeri: 1985 Konya
Partiye Katıldığı Tarih ve Yeri: 2008 Mersin
Şahadet Tarihi ve Yeri: 11.09.2013 Girkê Legê/Rimêla Başa

 

Konya Türk sömürgeciliğinin Kürt toplumunu zorunlu göçerttiği bir alandır. Fakat bu gerçekliğe rağmen Konya’ya sürgün edilen birçok insanımız özünü korumayı başarmış, öz toplumdan kopmanmıştır. Öz toplum dediğimiz herhangi bir etnik aidiyete işaret etmiyor aslında. İnsan toplumsallığına bağlılıktan söz ediyoruz. Adıl heval bunun sade bir örneğini sunmaktadır.
1985 yılında Konya’da doğup büyüen Adıl heval ilkin Kurdistan özgürlük mücadelesinin gençlik çalışmalarıyla ilişkilenir. 2008 yılında gerilla saflarına katılmaya karar verir. Komalên Ciwan çalışmalarında başarılı bir praktik sergileyerek devrimci halk savaşının ilerletilmesine imkanlar oluşturur. Yaşamdaki mütevazı duruşu, Önderlik gerçeği üzerinde sürekli tefekkür hali onu her yönüyle yaşamda görünür kılıyordu. Yoldaşlıkta oldukça rahat ve geliştiriciydi. Gündeminde sürekli Önderliğin esaret koşulları vardı. Önderliğin halen esir kalmasını bir utanç olarak ele alıyor, militan ve kadroların bir an önce bu utançtan kurtulmaları gerektiğini ifade ederdi. Bakur’a geçme istek ve hayalinden hiçbir zaman uzaklaşmadı. Özellikle HPG çalışmalarına geçtikten sonra bir an önce Bakur’a geçmeyi istiyordu.

Garê, Heftanîn, Xakurke alanlarında kalan Adil heval 2013 yılında Mahsum Kormaz Akademisi’nde bir devre eğitime de katılır. Eğitim süreci her yönüyle kendisini yeniden ele almasına olanaklar sunar. Daha güçlü katılmanın militanlık gerçeğini Önderlik gerçeği ile ilişkili olarak hayata geçirmeyle mümkün olduğunu belirler. Eğitimden sonra da Bakur’a geçme hayalleri canlıdır. Ancak 2013 yılında Önderlik yeni bir süreci başlatmıştır. Rojava’da ise bir devrim süreci her geçen gün gelişip büyümektedir. Devrim yol almaya devam erderken saldırılar da artar. Devrime ivme kazandırma ve Önderlik felsefesini yaşamsallaştırma Adil hevale büyük bir heyecan verir. Bakur değil ama Rojava’da doğru bir militanlığın praktikçisi olabilir. Böylece Önderliğin serbest çalışma ve yaşama olanaklarının geliştirilmesine katkıda bulunabilirdi. Büyük bir istek ve kararlılıkla çalışmalara dahil olur. Bir yandan heyencanlı bir yandan da öfkelidir. Özellikle sisteme geri koşuşları büyük öfkeyle karşılıyordu. Ancak Önderlik gerçeğine imanı çok güçlüydü. Kendisi bir yazısında o süreçteki duygularını şöyle not etmektedir:

“Yazmaya karar vermek biraz zor oldu ama sonunda karar verdim. Aslında Kuzey’e geçince yazacağım demiştim fakat şimdilik Kuzey bir hayal oldu gibime geliyor. Geri çekilme sürecindeyiz. Neredeyse 2 aydır Kuzey’den Güney’e gruplar sorunsuz geçiyor. Düşman da resmi olarak söylemese de ateşkes ilan etmiş. Süreç 99’dan farklı işiyor. Umarım böyle devam eder de Önderliği özgürleştirebiliriz. Önderlik süreci başlatırken “ya bu sürecin sonunda hepimiz özgürleşeceğiz ya da iki yıla kalmaz beni unutun” demişti. Tabi bu da birçok arkadaşı olduğu gibi beni de kaygılandırıyor. Önderlik özgürleşmiş bir kişilik, aslında özgürleşmeye muhtaç olan bizleriz. Önderlik bir ruh, felsefe ve yaşam biçimi, bunun farkındayım, fakat O’nu o lanet olası zindandan çıkarmak onur ve namus meselesi. Onur ve şerefi olmayanın özgürlüğünden de bahsedilemez. Onun için de Önderliği o zindandan çıkarmak bizim için aynı zamanda özgürleşmeye atacağımız sağlam bir adım olacak.

Radyodan dinledim. Adamın biri çıkmış diyor; “bunlar Apo’yu peygamber olarak görüp tapıyor.” Boş konuşuyor, çünkü bu dağlarda tanıdığım insanlar Kürt toplumunun, hatta bilinen insanlığın en ahlaklı ve vicdanlı insanları. Önderlik sistemde çürüyen ruhumuzu tedavi etti. Bize özgür yaşam seçeneğini gösterdi. Güç ve irade kazandırdı. Şimdi onun felsefesiyle arınıyoruz, öze dönüşü sağlıyoruz. Herhâlde onun için kenimizi feda edecek kadar seviyor ve esas alıyor olacağız. Ve elbette almaya da devam edeceğiz.

Kaldı ki peygamberlerin çoğu zamana damgasını vuran bilge kişiliklerdir. İnsanlara öğüt vermişler. Doğru yolu, hakikati göstermeye çalışmışlardır ve bu uğurda mücadele etmişlerdir. Bu anlamıyla evet, Önderlik bu çağın en büyük peygamberidir. Şuna yürekten insanıyorum ki eğer doğru militanlık yaparsak Önderlik felsfesi bu yüzyılda dünyayı Ortadoğu’dan, Ortadoğu’yu da orta yeri olan Kürdistan’dan sarsacak ve kasıp kavuracak. Tüm insanlığa demokratik toplum devrimini armağan edecektir.”

Adıl Konya heval 2013 yazında Rojava alanına düzenlenir. Daha büyük hayallerini gerçekleştirme yoluna güçlü bir şekilde yeni girmişken düşman ile girilen amansız bir çatışmada kahramanca direnerek şehitler kervanına katılır. Anılarını yaşatmak ve hayallerini gerçekleştirmek bağlılık sözümüzdür. Saygı ve minnetle anıyor, kesin zafer sözümüzü yeniliyoruz.

Mücadele Arkadaşları

Kaynak: Şehitler Albümü 2013

 

Close