AçıklamalarGenelŞehitŞehit Anıları

“Bişenglerin ve Saraların intikam ruhuyla mücadeleye katılın, faşist sürülerine karşı direniş ateşini gürleştirin”

TÜM KÜRDİSTAN GENÇLİĞİ VE YURTSEVER HALKIMIZA;

Hiçbir şey özgürlükten daha değerli değildir. Tarihin oluşumundan bugüne değin insanlığın dur durak bilmeden soluk soluğa özgür bir yaşam peşinde koşması bununla bağlantılıdır. İnsanlığın biricik ve vazgeçilmez kutsalı bu olmuştur. Özgürlük uğruna insanlığın çekmediği acı, yaşamadığı dehşet ve göze almadığı bedel kalmamıştır. Tarih bu anlamda özgür olmak isteyenlerle köleliği dayatanların sınırsız savaşı olmuştur.

Kürdistan Özgürlük Savaşı bu tarihsel savaşın en yakıcı örneğidir. Tarihin en ezilmiş ve mazlum halkının tekrardan varlığını özgür kılabilmesi için Rêber Apo önderliğinde ve PKK öncülüğünde yarım asırdır bu savaşım devam etmektedir. Tarihin en gaddar ve barbar düşmanına karşı Kürt halkının en güzel, en değerli ve en seçkin evlatları şahsında tarihin en fedai, en kutsal ve en büyük direnişi sergilenmektedir. Hiçkimsenin cesaret edemediği, uzak durmak istediği, yapabileceğine dair en ufak bir umut kırıntısı bile görmediği ve yine zorluklarını görünce dayanma iradesi gösteremeyerek geri adım attığı böylesi bir devrim mücadelesini APOCU fedai militanlar coşkuyla, sevinçle ve aşkla yürütmektedirler. PKK’yi diğerlerinden farklı kılan ve eşsiz yapan bu gerçekliktir. Böylesi inanılmaz bir mücadelenin ayakta kalmasını sağlayan, direnişleriyle faşist düşmanın planlarını alt üst eden ve cefakar halkımızın özgürlüğüne yakınlaşmasını bedenlerini bedel haline getirerek sağlayan değerlerimizin bileşkesi şehitlerimiz olmuştur.

Bu temelde 28 Temmuz 2023 tarihinde Medya Savunma Alanlarında şehadete ulaşan genç kadın ve gençlik hareketinin öncüleri Bişeng Brusk ve Sara Hogir Riha yoldaşlarımızı saygıyla ve minnetle anıyor, anıları önünde saygıyla eğiliyoruz. Başta şehitlerimizin değerli aileleri olmak üzere tüm Kürdistan halkına ve gençliğine başsağlığı dileklerimizi ifade ediyoruz.

Bişeng yoldaş Kürdistan Özgürlük Devrimi saflarına katıldığı 2010 yılından şehadete ulaştığı ana kadar soluksuz bir mücadelenin sahibi oldu. 13 yıl boyunca Apocu çizgi temelinde kendisini Kürdistan gençliğine adadı. Kürdistan gençliğinin Apocu fikirler ve yaşam tarzı ile buluşturulması amacıyla ayak basmadık yer bırakmadı. Bakur’da başladığı özgürlük savaşımına Başur, Rojhilat ve Rojava parçalarında devrimci çalışmalar yürüterek devam etti. Dört parça Kürdistan’ın tümünü gezdi, emek verdi, ter döktü, değer yarattı. Parçalanmış Kürdistan’ı kendi şahsında birleştirdi, yekvücut hale getirdi. Bu biçimde sömürgeci düşmanın Kürd’e hakim kılmak istediği dar, parçalı kişiliği en baştan parçalayıp attı. Bütünlüklü yaşadı, mücadele etti ve savaştı. Devrim ihtiyaçları neyi gerektiyorsa orada olmasını bildi, mekan ayrımı yapmadı, Apocu hakikate duyduğu inanç, bilinç ve iradeyle kendisini başarmaya odakladı. 2014 yılında faşist düşman tarafından biliniyor ve aranıyor olmasına rağmen büyük bir devrimci iddiayla Bakurê Kurdistan’ın serhildan kenti Nusaybin’e geçti ve gençlik çalışmalarına öncülük yaptı. Bakur devrimini gerçekleştirmek için üzerine düşen görev ve sorumlulukları Önder Apo’ya layık olma çabası olarak ele alarak her türlü zorluğa, tehlikeye ve engele karşı fedai bir ruhla mücadele etti. Bu hassasiyet ve duyarlılığını tüm devrim alanlarına karşı da besledi ve korudu. Başur’da ve Rojhılat’ta yürüttüğü çalışmalarla gençlerin büyük sevgisini kazandı, yüreklerine girdi ve önemli gelişmelerin yaratılmasında rol oynadı. Rojavayê Kurdistan alanında demokratik modernite paradigmasını inşa etmenin tutkusuyla gecesini gündüzüne kattı, gençliğe devrim bilinci ve kültürü kazandırmak için tüm gücünü seferber etti.

Bişeng yoldaşın dağ sevdası bambaşkaydı. Kürdistan dağlarının heybetini ve asaletini kendisinde barındırıyor ve yansıtıyordu. Şehirlerde bu yönlü yaşadığı yabancılığa rağmen her yerde bir dağlı olmasını bildi. Dağlı olmanın ilke ve ölçüleriyle bulunduğu her ortamda PKK’nin ağırlığını hissetti ve hisssettirdi. Duruşundaki olgunluk ve asillik yoldaşlar içerisinde büyük saygıyla karşılanmasına, büyük sevgi duyulmasına vesile oldu. Cizîra Botan’ın direngenliğini derinliğine benimsemişti. Yanlışlarla yaşamayı kabul etmez, doğru bildiğine inandıklarında sonuna kadar mücadele etmeyi esas alırdı. Bu temelde düşmana karşı savaşımını da Kürdistan Özgürlük dağlarında savaş sengerlerinde gerçekleştirme hayalini hep korudu. Botan savaşçılığını, düşmana beslediği intikamı ve Önder Apo’ya layık olma arayışlarını ceng meydanında düşmanın üzerine yürüyerek geliştirebileceğine hep inandı ve çabaladı. Bu anlamda her zaman güçlü bir iddia ve devrimci ruhun sahibi oldu. Tüm devrimci yaşamını böylesine komple bir militanlık duruşuyla doldurdu.

Önderliğe karşı her zaman borçluluk duygusu ve hissiyle yaşadı. Önder Apo’ya yürekten bağlıydı. Her anını buna göre yaşayarak ve mücadele ederek geliştirme çabasıyla, bağlılığını pratikte göstermenin erdemiyle katıldı. Ne yapılsa da Önderliğin emekleri karşısında yetersiz olduğunun bilincini derinden hissetti, ifade etti. Bunun için tüm çalışmalarının merkezine Önder Apo’nun fiziki olarak özgürlüğünü sağlamasını yerleştirdi. Buna göre yaşadı, mücadele etti. Kendisinde özgürlük ölçülerini büyüterek kadın özgürlük çizgisinin yetkin bir temsilcisi oldu. Erkek egemen zihniyeti gerilettikçe hem kendisini özgür kılacağı hem de Önder APO’ya yakınlaşacağını bilerek mücadeleci oldu. Yoldaşa canyoldaşlık, düşmana karşı ise amansız bir düşmanlık geliştirdi. Bişeng yoldaş tüm bu özellikleriyle Kürdistan Özgürlük Mücadelesinin öncü bir militanı, Kürdistan gençlik hareketinin ise sembol kişiliği olmasını bilmiştir.

Sara yoldaşımız 2011 yılında Kürdistan Özgürlük Devrimine katıldı. Önderliğimizin doğduğu şehir olan Riha’nın Wêranşar ilçesindendi. Riha’nın tarihsel olarak Kürtlüğün kök değerlerini temsil ettiği bilinir. Sara yoldaş da kişiliğiyle doğduğu toprakların özünü ifade ediyordu. Mersin’de sömürgeciliğin etkisi altında kalmasına ve yaşamasına rağmen arınmış bir kişiliğe sahipti. Düşmanın etkilediği kişiliklerden değildi. Yüreği tertemiz, bilinci pak, duyguları sade, ruhu coşkulu bir kişilikti Sara yoldaş. Bunun için yoldaşlar ortamında çok değer verilen, sevilen ve yoldaşlığıyla gönülleri ısıtan bir duruşun sahibiydi. Sara demek özlü olmak, özünü korumak ve özü için savaşmak demekti.

Değerlere bağlılıkta sınırsızdı. Parti saflarına katılımı 92 yılında şehit düşen abisinin intikamını alma temelinde olmuştu. Çocukluğunda taşıdığı hayallere sırt çevirmemiş, hayallerinin peşinden giderek faşist düşmandan yaptıklarının intikamını sorma ateşiyle yaşıyordu. Düşmana karşı ser verip sır vermeyenlerin çizgisini temsil etti. Düşman zindanlarından çıktıktan sonra dağlara olan hasretiyle yönünü Kürdistan’ın görkemli dağlarına verdi. Önder APO’nun ideolojisini hem öğrenen hem de öğreten oldu. Genç militanlara Apoculuğu kendi yaşamıyla, emekçiliğiyle, sadeliğiyle gösterdi. Maxmur’da, Rojhilat’ta Kürdistan gençliğinin eğitilip örgütlendirilmesinde, mücadele edecek irade ve bilinç kazanmasında çok değerli çabalar gösterdi, emeğiyle Maxmur ve Rojhılat gençliği üzerinde ciddi izler bıraktı.

Sara yoldaş bağlılık timsaliydi. Önder Apo’ya, şehitlere, yoldaşlara bağlılıkta fedai bir katılımın sahibiydi. Düşman saldırıları karşısında partiyi, Önderliği, yoldaşlarını koruma dışında başka bir şey düşünmezdi. Yeri geldiğinde Önder Apo üzerindeki saldırılara karşı fedai eylem yoğunlaşmalarını yansıtarak her şeye, her an hazır olduğunu pratik duruşuyla gösteriyordu. Özlü kişiliğini Pkk’nin yaşayan özü olan fedailik düzeyine ulaştırmasını bilerek Apocu öncü bir militan olduğunu ispatladı.

Kürdistan özgürlük ağacını kanlarıyla sulayarak diri tutan ve soykırımcı faşizm kasırgasına karşı direniş bayrağını zirvelerde yükselten onur timsali şehitlerimiz soy değerlerimiz olmaya devam edecektir. Şehitlerimizi yüreğine gömen değil, yüreğine nakşederek mücadele manifestosu haline getiren duruş zafer perspektimiz olacaktır. Bişeng ve Sara yoldaşlara sözümüz odur ki her daim yüreğimiz ve bilincimizde yaşayacaksınız. Uğruna baş koyduğunuz özgürlük savaşımız manevi komutanız altında zaferle buluşturulacak, faşist Türk Devleti Apocu genç fedailerin gazabı karşısında yerle bir edilecektir. Yarattığınız değerler, mücadeleye sunduğunuz emekler, emsalsiz kişiliğiniz ve duruşunuz Kürdistan Özgürlük Savaşı’nda hiç unutulmayacak, hep yaşayacak ve yaşatılacaktır. Faşist soykırımcı düşman bilmelidir ki Kürdistan gençliği Bişengleri ve Saraları yüreklerinde yeşerterek faşizminizi yerin yedi kat dibine gömecektir. Siz ve katil sürüleriniz Kürdistan’ın cennet topraklarından sökülüp atılıncaya kadar cehennemi yaşayacak bir direniş ateşiyle yaşamak zorunda kalacaksınız. Bu temelde tüm Kürdistan gençliğine çağrımız şudur: Bişenglerin ve Saraların intikam ruhuyla mücadeleye katılın, faşist sürülerine karşı direniş ateşini gürleştirin!

KOMALÊN CIWAN KOORDİNASYONU

02.03 2024

 

Related Articles

Close