Ş. Baran Mawa
Cizre’de bulunan arkadaşlardan bir tanesi de heval Harun’du, Harun Bagok. Gerçekten bahsedilmesi gereken, mal edilmesi gereken bir arkadaştır. Heval Harun’un ideolojik duruşu , heval Harun’un askeri duruşu, heval Harun’un arkadaşları motive edişi gerçekten tüm Cizre’de, tüm Cizre’de ki arkadaşlar da etki bırakan bir şeydi. Heval Harun 2013-2014 kışında Ali Çiçek Akademisi’nde ydi. Ali Çiçek Akademisi’nden sonra kısa bir askeri eğitimden sonra kuzeye gönderildi. Kuzey de Amed’de çalışma yürüttü. Amed’de çalışma yürütürken bir eylemde bayılıp yakalanıyor. 2014 yazın da o sonbahar’ına doğru, Kobanê sürecinde, Şengal sürecinde tüm bu süreçlerde cezaevindeydi. 2014 kışında çıktı. Cezaevinde diyorlar ya kendini yiyip bitirmişti. Bu süreçte cezaevinde olması, bu süreçten mücadele içerisinde olmaması heval Harun’u çok şey yapmıştı. Çıkar çıkmaz geldi dedi beni Kobanê’ye gönderin. Biz aynen şöyle dedik ona heval Harun Kobanê geçti artık Kuzey Devrimi başlıyor, Kuzey Devrimi başlayacak. Yani tamam, Kobanê de sen cezaevinden Kobanê geçti, kurtuldu geçti. Ama önümüzde çok büyük bir kuzey hamlesi var, Kuzey devrimi başlayacak, dedi tamam. Harun arkadaş nihayetinde çok fazla savaş tecrübesi olmayan bir arkadaştı. Çok fazla eski bir arkadaşta değildi. Botan Saha Komutanlığı’na girmişti. Diğerleri hep eski arkadaşlardı. Savaş tecrübesi olan arkadaşlardı. Harun arkadaş buna da çok anlam veremiyordu. Diyordu yapabilenler olsun. Beni getirmişsiniz saha komutanlığı yapmışsınız ama benim bir savaş tecrübem yok ki. Bir de utanıyordu arkadaşlara ben Saha Komutanlığı’nda yer alıyorum demeye. Yani o mütevaziliği bırakmıyordu mesela şey yapsın. Diyordu benden bu kadar tecrübeli arkadaşlar var, ben niye onların komutanı oluyorum. Tecrübesi olanlar komutan olmalıdır diyordu.
Abluka başladığında Harun arkadaş Cizre’deydi ve Cizre’de ablukada kaldı. Harun arkadaş bütün abluka boyunca 58 gün boyunca bir an bile tereddüt etmeyen, bir an bile karamsarlığa düşmeyen, bir an bile umutsuzluğa düşmeyen ender arkadaşlardan biriydi Cizre’de. Oradan kurtulan arkadaşlar söylüyordu. Harun arkadaş hareket açısından çok büyük bir kayıp oldu. Harun arkadaş ilerde harekette çok önemli görevler alabilecek bir arkadaştı. İdeolojik duruşuyla, askeri duruşuyla mütevaziliği ile tam bir komutanı andırıyordu. Zaten arkadaşlar ona general diyorlardı. Tam bir general duruşu vardı.
Son ana kadar da bütün cepheleri dolaşıp arkadaşlara moral veren, umut veren bir arkadaştı. Bunu heval Harun yapıyordu. Hatta ben söyleyeyim. 56’ncı günde biz heval Harun ile konuşurken Harun arkadaş bize moral veriyordu. Kendisi ablukanın içindedir, kendilerinin alanı daralmış, bizim moral vermemiz gerekirken kendisi bize de moral veriyordu. Diyordu heval, kendinizi üzmeyin yapabilecek bir şeyiniz yok, siz uğraştınız yapamadınız bunun için kendinizi üzmenize gerek yok. Bir şey yapılamıyorsa yapacak birşey yok. Diyordu son ana geldiğinde hepimiz kendi bombalarımızı kendimizde patlatırız, düşman da patlatırız olur biter diyordu ama vazgeçmek olmaz. Vazgeçmek yok diyordu.
Harun arkadaş da 58’inci günde düşman Bodrumlara ulaştığında hala yararlı değil. Çıkıyorlar, çıktıklarında 5 arkadaştır, o esnada düşman tarıyor. Bunlardan şehit düşen biri heval Harun’dur. Onlardan zaten bir arkadaş kurtuluyor. Oranın Cizre komutanı kurtuluyor, onun yanındaydı. Hatta arkadaşlar hatırlayabilirler televizyonda bir tane 5 kişilik bir görüntü vardı, beyazdı termal ile çekilmişti. Cizre görüntülerini verirken hep onları veriyorlar. Işte o ilk yere düşen heval Harun’dur. Heval Harun yere düşerken de slogan atıyor. Bijî Serok Apo sloganı atıyor. O kadar bağlıydı ki, gerçekten hiçbir şey onun bağlılığını sarsamıyordu. Hiçbir şey onun kararlılığından, bağlılığından tereddüt bırakmıyordu. Önderliğe, harekete, devrime müthiş bağlıydı.
Soğukkanlı, geniş herşeyi anlamlandırmaya çalışan, eksiklikleri, yetersizlikleri, yanlışlıkları anlamaya çalışan, çözmeye çalışan bir arkadaştı. Sabırlı, sonuna kadar bir arkadaşı dinleyen, sabırla yaklaşan, ona çözüm bulmaya çalışan bir arkadaştı. Çok saygılıydı örgüte karşı, arkadaşlara karşı. Çok değer veren bir arkadaştı. Bir gün bile üslubunu bozmamıştır bu arkadaş herhangi bir kimseye karşı hiç kimse onun üslubundan rahatsız olmamıştır. Cizre’de moral, motivasyon sağlayan arkadaşların başında geliyor. Evet dediğim gibi askeri tecrübesi yoktu ama askeri tecrübesi olandan çok daha fazla rol oynadı.Çok daha fazla aktif arkadaşları motive etti, arkadaşları sürece dahil etti. Harun arkadaşta bu şekilde 58’inci günde şehit düştü.
